30 Ekim 2011 Pazar

Kayserispor 0 - 2 Galatasaray | 9. Hafta - Kimlik Meselesi


Geçen hafta olaylı geçen ve kaybedilen Antep maçında Galatasaray ligin gidişatı konusunda önemli ipuçları vermişti. 3 sezon kimliksiz bir oyun sergilendikten sonra Fatih Terim ilk dönemindeki gibi yeni bir kimlik yaratmaya başladı. Henüz sezonun ilk çeyreği geride kaldı ama bunu söylemek çok zor değil. Tabi daha katedilecek çok yol var.

Doğrusunu söylemek gerekirse Kayserispor maçı için birçok Galatasaray taraftarının kafasında soru işareti vardı. Bunun sebebi de cezalılar, sakatlar, Kayserispor'un formu...Ama 15. dakikadan sonra eminim o soru işaretleri silinip gitmiştir. Galatasaray rakibi acayip ısırıyor. İleri uçta Elmander, arkasında Selçuk, Yekta, Riera, Ayhan...Kayserispor bunları geçerse de arkalarında Melo'yu görüyordu. İlk yarının tamamı bu şekilde geçti. Galatasaray'ın tek sıkıntısı hücümda üretken olmamasıydı. Bu da maçın kopmamasında en önemli etkendi. Neyse ki duran toplarda geçmiş sezonlara göre daha iyi bir Galatasaray var bu sezon. Riera'nın ortasında Elmander kafayla işi bitirdi. Top filelere gittikten sonra da takım 5 saniye boyunca düşündü acaba gol mü, ofsayt mı diye...

İkinci yarıda ise ilk yarının aksine saldırgan bir Kayserispor vardı. Alan daraltmalar, beklerin hücuma çıkışı, Galatasaray tam anlamıyla bunalmıştı. Bunda Yekta'nın sakatlanmasından sonra direnci düşük olan Aydın'ın oyuna dahil olmasının da payı büyüktü tabi. Adeta gol geliyorum diyordu Kayserispor adına. Bu dakikalarda Fatih Terim'in "çıkın, çıkın!" diye bağırması Arsenal kupa finalini hatırlattı bizlere. Maç zora girmişti ki Eren Güngör'ün hatası Selçuk İnan'ın şık plasesi Galatasaraylıları rahatlattı.

Dikkat çekenler;

-Semih inanılmaz bir özgüvenle oynadı. Gökhan'a, Servet'e selamı çaktı.
-Ayhan bu sezon oynamasına rağmen hırsıyla göz doldurdu.
-Riera ve Eboue geldiklerinden beri ilk defa bu kadar verimli oynadılar.
-Hakan Balta Fatih Terim'le birlikte geri döndü.
- 40 Derece ateşle maçan çıkan Elmander adammış!

O An #28

Bu akşam oynanan ve Juventus'un Inter'i deplasmanda 1-2 mağlup ettiği maçtan bir kare. Juventus'un Şilili oyuncusu Vidal, İnter'li Obi'yi korkuturken..

28 Ekim 2011 Cuma

Galatasaray 2 - 4 Gaziantepspor | 8. Hafta - Ya Sabır!

Bu maç için o kadar sinirlendik, o kadar küfür etmiştik ki bloga bir şey yazamamıştık. Biraz sakinleşince, o hakemlerin adının blog arşivine, kayıtlarına geçmesi gerektiğine karar verdik. Orta hakem Abdullah Yılmaz'ın ve yan hakem Serdar Diyadin'in bizi nasıl katlettiğini -doğradığını bile demiyorum- unutmamak için bu postu giriyorum.

Maç hakkında yazacak pek bir şey yok. Ama sene başından beri gördüğümüz gibi, eksik kalmamıza rağmen Galatasaray karakterini sahaya yansıttık. Kiralık Melo'nun bile kendisine yapılan bir faulden sonra "faul yok, faul yok" hareketlerini yaparak hakeme tepki göstermesi bile tüylerimin diken diken olmasını sağladı. Eboue ve Riera hariç diğer oyuncuların da hırsı takdire şayandı.

Maç sonunda Fatih Terim yine konuşmamayı seçti, sabretti. Biz de öyle.

24 Ekim 2011 Pazartesi

Futbol Asla Sadece...




Burası İspanya. Biri Atletico Madrid biri Valencia. Hayatlarında belki de hiç Türkiye'ye gelmemiş oyuncuların, Türkiye'deki terör olaylarını kollarında siyah bantla protesto etmesini futbol tabirleri içerisinde açıklayamayız. Bu olaylar, futbolun sadece bir oyun olmadığını, aslında tüm dünyanın ortak dili olduğunu gösteriyor. Teşekkürler Arda Turan ve Mehmet Topal!

futbol asla sadece futbol değildir.

23 Ekim 2011 Pazar

No Al Calcio Moderno

22 Ekim 2011 Cumartesi

Nazar Değmesin!


Bu nazar boncukları Yenilmez Armada'ya gelsin. Spor sergi yıllarını benim kuşağım görmediği için, tarihin en iyi Galatasaray basket takımını izliyoruz sanırım bu sene. Sezon itibariyle 10'da 10 ile giden takım, bugün de Banvit'i 84-73 ile geçtik. Ligde ve Euroleague'de kayıpsız yola devam!




özet için ftw1905'e teşekkürler!

21 Ekim 2011 Cuma

Yunus Yıldırım 0 - 0 Yunus Yıldırım


Bir adam düşünün ki ilk yarıda çalmadığı, ikinci yarıda ise zırt pırt çaldığı düdüklerle maçı tek başına kontrolünde tutsun, temponun yükselmesine hiç izin vermesin. Nedense bu adam Galatasaray'a hiç yaramıyor!  Yönettiği son 7 maçı  kazanamadı Galatasaray...Tartışılması gereken bir konu değil mi?

20 Ekim 2011 Perşembe

O An #27


Fatih Terim topun çıkmasını engellemeye çalışırken, bir yandan da göğsüyle kontrol etmeye çalışıyor. Bu heyecanı, onu Fatih Terim yapan en büyük özelliği.

16 Ekim 2011 Pazar

Galatasaray 2 - 1 Bursaspor | 6. Hafta - Sarı-Kırmızı Günler


Galatasaray için müthiş bir hafta geride kaldı. Basketbolda Fenerbahçe karşısında alınan 2 Cumhurbaşkanlığı kupası, Engelsiz Aslanların aldığı 3. Dünya Şampiyonluğu ve son olarak futbolda Bursaspor galibiyeti. Galatasaray taraftarı bu tür galibiyetleri epeyce zamandan beri özlemişti.
Havanın yağışlı, zeminin ağır olması mücadelenin kora kor geçmesine sebep oldu. Ama 60. dakikaya kadar Galatasaraylı futbolcular rakibe neredeyse 3. bölgede hiç top göstermediler. Beklerin orta sahaya desteği, ortadaki 3'lünün müthiş presi, Elmander'in Hakan Şükür vari koşuları savunmayı da oldukça rahatlattı. Engin Baytar'ın dinanizmi bu takıma çok şey kattı geçen 3 haftada ki daha da katacak gibi gözüküyor ama fizik kondüsyonunu biraz daha arttırması lazım. Selçuk ile Melo da bildiğimiz gibi oynadılar bugün. Melo'nun hırsı izlemeye değer bu sene. Kendisi sanki futbol maçında değil, voleybol ya da basketbol maçında oynuyor gibi hırsını gösteriyor. Fenerbahçe derbisinde düşünemiyorum bile kendisini.

Ve Baros...Kimilerince sene başında üstü defalarca çizilmiş olmasına rağmen o tam bir profesyonel gibi oynamaya devam ediyor, hala bu takımın en önemli parçası olduğunu gösteriyor. Böyle düşünmemizi sağlayan en önemli etmenlerden birisi de Sercan Yıldırım. Nasıl bir kafayla yaşadığını merak etmekteyim kendisinin. Yeri geliyor çok ince bir topuk pası veriyor, yeri geliyor topu en olmadık yerde kornere gönderiyor. Fatih Hoca'da maç sonunda "Galatasaray'da oynadığının farkına varmalı" diyerek o da bazı şeylerin farkında olduğu gösterdi. 

Gelelim Fatih Hoca'ya...Galip gelen kadroyu bozmayarak 3 haftadır doğru işer yapıyor. Ama bugün Engin sakatlandığında Sercan değişikliğine bir anlam veremedim. Orta saha düştü düşecek derken bu değişiklikle beyaz bayrağı göndere çekti resmen. Neyse ki hoca şansı bugün yanındaydı da oyuna sonradan dahil ettiği Baros maçı çevirdi. Yoksa zor bir basın toplantısı bekliyordu Fatih Hoca'yı.

Galatasaray taraftarı bu haftayı oldukça mutlu bir şekilde kapattı. Tüm branşlarda güzel günler bekliyor sarı-kırmızılıları...

2 Ekim 2011 Pazar

Kupalara Layıksın Sen!


Ankaragücü 0 - 3 Galatasaray | 5. Hafta - Yürüyoruz Biz Bu Yolda


Bugün Galatasaray Ankaragücü karşısında çok önemli bir karşılaşmaya çıktı. Gerek deplasman fobisini yenmek, gerekse 2 sezondur Ankara'da deviremediği rakibini yenmek gerekiyordu.

Maça her iki taraf da kontrollü başlamıştı ki bu sezon Selçuk üzerinden sıkça göreceğimiz duran toptan Rajnoch'un kendine kalesine doğru vurduğu kafayla golü buluyordu Galatasaray. Bu aynı zamanda lig tarihinde atılan 3000. goldü. Galatasaray'ın orta sahada kalabalık olması (Melo-Seçuk-Engin) Ankaragücü'ne top yapma fırsatı tanımadı hiç. Aynı zamanda bu üç oyuncunun top yapabilme özelliği Galatasaray'ı bir hayli rahatlattı. Daha yarım saat olmadan da Kazım'ın sert şutu skoru 2-0'a getimişti bile. İlk yarının ilerleyen dakikalarında iki takım aynı düzende devam etti. Geçen hafta oynanan Eskişehir maçıyla karşılaştırırsak bekler bu sefer hiç ileri çıkmadı. Bu da hücum varyasyonlarının azalmasına neden oldu.

2. yarıya Ankaragücü daha istekli başladı ama bu heves genelde Galatasaray'ın ısıran orta sahasına takıldı. Bu orta saha kaptığı toplarla hızlı hücumları geliştirdi ve hücum hattı daha dikkatli davransa 65. dakikada skorun 4-5 olması içten değildi. Maçın sonlarında Baros'un istekli oyunu Galatasaray adına sevindiriciydi ki yaptırdığı ve attığı penaltıyla skoru 3-0'a getirdi.

Galatasaray adına maçın geneline bakacak olursak orta sahanın durumu şimdilik iyi. Bunda Kazım'ın istekli oyununun da payı var. Kale güvenilir ellerde. Sabri ve Gökhan Zan ağır aksak işliyor. Yabancıların takıma biraz daha ısınması lazım. Ankaragücü'nün ise bu sene işi oldukça zor. Sezon öncesi en önemli oyuncuları Sapara ve Vittek'i kaybettiler. Yerleri de dolmuş değil. Yetenk bakımından da oldukça kısırlar. Zor günler bekliyor Ankaragücü'nü.

Sarı Kırmızı Bir Gün


Bugün hem futbolda hem de basketbolda çok önemli iki karşılaşmaya çıkıyor Galatasaray. Turkish Airlines Euroleague eleme maçında Lietuvos Rytas ile karşılaşacağız. Kazandığımız takdirde ilk defa Euroleage oynayacağız bu sezon. Bu maçtaki en büyük dezavantajımız maçı rakip sahada oynamamız ve tek maç olması. Ama oldukça tecrübeli oyuncularla takviye edilen basketbol takımımız bunun üstesinden gelecektir.

Lietuvos Rytas - Galatasaray 
7.00
NTVSPOR

Futbolda ise son 2 sezondur belalımız olan Ankaragücü'ne karşı oynuyoruz deplasmanda. Sezon gidişatı açısından belirleyici maçlardan bir tanesi. İyi bir seri yakalamak için deplasmanda kazanmak şart. Rakiplerin de bu hafta kazandığını düşünürsek bu maçı boş geçmemiz lazım. 

Ankaragücü - Galatasaray
7.00
LigTv


Related Posts with Thumbnails