Geçen hafta olaylı geçen ve kaybedilen Antep maçında Galatasaray ligin gidişatı konusunda önemli ipuçları vermişti. 3 sezon kimliksiz bir oyun sergilendikten sonra Fatih Terim ilk dönemindeki gibi yeni bir kimlik yaratmaya başladı. Henüz sezonun ilk çeyreği geride kaldı ama bunu söylemek çok zor değil. Tabi daha katedilecek çok yol var.
Doğrusunu söylemek gerekirse Kayserispor maçı için birçok Galatasaray taraftarının kafasında soru işareti vardı. Bunun sebebi de cezalılar, sakatlar, Kayserispor'un formu...Ama 15. dakikadan sonra eminim o soru işaretleri silinip gitmiştir. Galatasaray rakibi acayip ısırıyor. İleri uçta Elmander, arkasında Selçuk, Yekta, Riera, Ayhan...Kayserispor bunları geçerse de arkalarında Melo'yu görüyordu. İlk yarının tamamı bu şekilde geçti. Galatasaray'ın tek sıkıntısı hücümda üretken olmamasıydı. Bu da maçın kopmamasında en önemli etkendi. Neyse ki duran toplarda geçmiş sezonlara göre daha iyi bir Galatasaray var bu sezon. Riera'nın ortasında Elmander kafayla işi bitirdi. Top filelere gittikten sonra da takım 5 saniye boyunca düşündü acaba gol mü, ofsayt mı diye...
İkinci yarıda ise ilk yarının aksine saldırgan bir Kayserispor vardı. Alan daraltmalar, beklerin hücuma çıkışı, Galatasaray tam anlamıyla bunalmıştı. Bunda Yekta'nın sakatlanmasından sonra direnci düşük olan Aydın'ın oyuna dahil olmasının da payı büyüktü tabi. Adeta gol geliyorum diyordu Kayserispor adına. Bu dakikalarda Fatih Terim'in "çıkın, çıkın!" diye bağırması Arsenal kupa finalini hatırlattı bizlere. Maç zora girmişti ki Eren Güngör'ün hatası Selçuk İnan'ın şık plasesi Galatasaraylıları rahatlattı.
Dikkat çekenler;
-Semih inanılmaz bir özgüvenle oynadı. Gökhan'a, Servet'e selamı çaktı.
-Ayhan bu sezon oynamasına rağmen hırsıyla göz doldurdu.
-Riera ve Eboue geldiklerinden beri ilk defa bu kadar verimli oynadılar.
-Hakan Balta Fatih Terim'le birlikte geri döndü.
- 40 Derece ateşle maçan çıkan Elmander adammış!